Follow this blog with bloglovin

Follow on Bloglovin

13 Aralık 2013 Cuma

Kar


Kar yağdı yine bir gün. Annem söylendi durdu. Nefret ederdi kardan. Aslında kardan değil de kayıp düşmekten tedirgindi. Gün boyunca dışarı da çıkmadı ki kardeşim ve ben bunun böyle olacağını çok iyi biliyorduk. Bense karda yürüdüm. Okula giderken, markete uğrarken, fotoğraf çekerken; atkım, berem, eldivenim hep muntazam hep yerinde. Montumun içinde kocaman  bir hırka ve kazak. Eve doğru yaklaşınca pencereye baktım annemi gördüm. Gülümsedi, gülümsedim. Elleri küçücüktü.

Yıllar sonra yine yağdı kar. Bu kez söylenen biri yoktu. Kar görmekten kurtulmuştu annem. İstediği kadar dışarı çıktı ama ben göremedim. Kardeşim de... bense karda yürüdüm. İşe giderken, markete uğrarken, düşüncelerle boğuşurken; atkım, berem, eldivenim hep muntazam hep yerinde. Montumun içinde kocaman bir hırka ve kazak. Eve doğru yaklaşınca anahtarımı çıkardım çantamdan, buz gibiydi. Pencerede bir karartı gördüğümü sandım, yanıldım. Herşey anlamsızdı.

10 Aralık 2013 Salı

Room-


There is one reason

That makes you proud

There is one person

That makes me smile

Life is not a piece of cake

Have been well aware of this

And have seen people

With smiling faces

Everyone knows

How to frown in the back yard

But it’s time to face

What is in your heart